muhteşem haftasonu

Harika bir haftasonu geçirdim. Bu gün bomba gibiyim. Ne zamandır eve kapanıp sabahlara kadar çalışmaktan mahvolmuştum. İlaç gibi geldi bu hafta sonu bana. Perşembeden pazara kadar catering fuarına katılacağımız için annemi çağırmıştık. Fakat ben son anda gitmekten vazgeçtim. Küçük adam o kadar azgın ki anneannesinin tek başına baş etmesi mümkün gelmedi. Ben de büyük reisi tek başına gönderdim. Perşembe cuma evde kalınca sıkıldık. Değişiklik olsun diye cumartesi büyük reise takıldık. Bizi zeytinburnu oliviuma bırakmasını istedik.

Olivium gerçekten iyi bir outlet. Çok büyük, çok sayıda mağaza var. Saat 1 de oraya varıp akşam 7 ye kadar dolaştık. Ayaklarımıza karasular indi. Öğlen yemek için burger king'i tercih ettik. Küçük adam oyun parkında vakit geçirsin istedim biraz. Doğrusu çok iyi oldu. Güzel, ona uygun bir oyun alanı vardı. Çok sayıda çocuk olunca küçük adamın keyfine diyecek yoktu doğrusu. Bir abla ve bir abi buldu orada kendine. Çok sevdiler küçük adamı, çıkmasına ve kaymasına yardım ettiler. Boyu platformlara çıkmaya yetmiyor henüz. O da kendini belinden platforma asıyor ve arkadan gelen abinin onu itmesini bekliyor. Popodan gelen bir yardımla hop kendini bir üst platforma atıyor, dönen sillindirin arasından geçip kaydıraktan aşağı kayıp dışarı çıkıyor. Ve aynı süreç baştan başlıyor. O kadar kalabalıktı ki biraz endişelendim diğer çocukların arasında ezilecek diye. Ama bizimki canavar çıktı. Herkesten önce kendini dönen silindire atıp diğer tarafa geçiyor ve ablayla abinin arasında kayaktan aşağı kayıyor. Kan ter içinde kalarak 1 saat oynadı arada. O kadar azdı ki bir lokma bile yemek yemedi.

Ayrılma zamanı en zoruydu. Bağırış çağırış, ağlamalar ve tekmeler eşliğinde oyun alanından kopartabildik küçük adamı. Uzun süre isyan etti, bir uçan balon dikkatini dağıtınca biz de rahatladık. Bu sefer de uçan bolan isterim diye tutturdu. Bir alt kattan balon almaya gittim. Bu arada bir üst kattan beni seyretti küçük adam. Yanına vardığımda gördüğüm surat ifadesi her şeye değerdi doğrusu. O kadar mutlu oldu ki, oturup ağlayacaktım onun bu halini görünce. Pusetinin kenarına bağladım balonu uçup gitmesin diye, bu seferde balonun bağlanmasına kızdı. Oturdum anlattım eğer bağlamazsak bolonun uçacağını. I-ıh. Tatmin olmadı. Bu sırada balonunu pantolonunun düğmesine bağlamış bir küçük hanım gördük. O zaman izin verdi, ama illa ki aynı yere bağlanacak.

Bunarın dışında annemle mağazalara ve kıyafetlere bakmaktan gözlerimiz döndü. Çok da kalabalıktı. Linens ve Soley'in harika outletleri vardı. Süper nevresim takımları aldık, hem de inanılmaz fiyatlara! Polo da 1\4 fiyatına düşmüş kabanları görünce aklım çıktı ama almadım. Evden çalışan biri için garip bir lüks olacaktı doğrusu.

Akşam yorgunluktan kendimden geçerek uyudum.

Pazar günü evde keyif yaptık. Hava güzel olunca küçük adamı parka götürelim istedim. Büyük reis yorgun olunca yakın bir yerelere gidelim istedi. 2 saat doğru düzgün bir park aradık. Bu arada küçük adam umudu kesti " biz part bittiiiii" demeye başlayınca kendimizi caddebostan burger king e attık. Bol bol oynadı, top havuzunda debelendi, sahildeki parkta kendine bir arkadaş bulup azdı. Bizde küçük adamın arkadaşının anne babasıyla sohbet ettik. Temiz hava çok iyi geldi hepimize doğrusu. Birşeyler atıştırıp eve döndük. Saat 8 olduğu için ve yorgunluktan uyuyakaldı arabada. Normalde akşam uykusu olması gerekiyordu ama saat 11 gibi uyandı ve 2 ye kadar benimle oturdu!

Hafta sonu uyku düzenimiz bozuldu biraz ama deydi doğrusu.